Zihnin Sessiz Oyunu: Ertelemek
Ertelemek, çoğu zaman tembellik olarak algılansa da aslında daha derin sebeplere dayanır. Yapılacak işin büyüklüğü, başarı baskısı, mükemmeliyetçilik ya da basitçe “başlamaya direnç” bu davranışı tetikleyebilir. Zihin, zorlayıcı bir işi yapmaktan kaçınmak için kısa süreli konforu tercih eder. Ancak bu geçici rahatlık, sonrasında daha büyük bir stresle geri döner. Özellikle önemli işlerde ertelemek, kişinin kendine olan güvenini sarsabilir ve zamanla alışkanlığa dönüşebilir. Bu konuda bilgi almak ve merak ettiğiniz soruları sorabilmek açısından internet sayfaları üzerindeki ilgili online firmalara bakabilir ve buradan detaylı bir şekilde inceleme yapabilirsiniz.
Kendini Anlamak Ertelemenin Anahtarıdır
Erteleme davranışını çözmek için önce nedenlerini fark etmek gerekir. Bazen kişi yeterince hazır hissetmediği için bekler, bazen de yapılacak işin sonucundan korktuğu için erteler. Bu gibi durumlarda kendine dürüstçe “Neden şimdi değil?” diye sormak faydalı olabilir. Büyük görevleri küçük parçalara bölmek, işe başlama eşiğini düşürür. Küçük bir adım atmak bile, zihindeki yükü hafifletir ve harekete geçmek için motivasyon sağlar. Ayrıca zaman yönetimi teknikleri ve yapılacaklar listeleri bu süreci kolaylaştırabilir.
Ertelemeden Yaşamak Mümkün mü?
Erteleme eğilimi tamamen yok edilemese de yönetilebilir. Kendine karşı nazik olup suçluluk duymadan harekete geçmek bu süreçte önemlidir. Herkes zaman zaman işleri erteler, bu insan olmanın bir parçasıdır. Ancak ertelemeyi sürekli bir alışkanlık hâline getirmek yerine, farkındalıkla hareket etmek uzun vadede hem verimi artırır hem de stresi azaltır. Bazen sadece 5 dakikalığına başlamak bile yeterlidir. Unutma, mükemmel değil “başlanmış” işler ilerler. Ve en iyi zaman çoğu zaman tam da şu andır.