İdare ve Tam Yargı Davaları

İdare ve Tam Yargı Davaları

Tam Yargı Davasına Hangi Mahkemeler Bakar?

Tam yargı davası, idarenin herhangi bir eylemi, işlemi ya da ihmali nedeniyle zarara uğramış kişinin maddi ve manevi zararının tazmini amacıyla açmış olduğu dava türüdür. Tam yargı davası, idare aleyhinde açılan özel hukuktaki tazminat ya da alacak davasına benzer bir dava olarak nitelendirilebilir. İdare ve tam yargı davaları konusunda detaylı bilgiyi, sitesinden edinebilirsiniz. Tam yargı davası, idari işlemden kaynaklı zararın tazmini istemine dayandırılıyorsa iptal davasıyla beraber açılabileceği gibi iptal davasının kesinleşmesinin sonrasında bağımsız bir dava olarak da açılabilir. İdare ve tam yargı davaları, oldukça kapsamlı ele alınması gereken hukuki mevzulardır.

Tam Yargı Davalarında İdarenin Hukuki Sorumluluk Nedenleri Nelerdir?

Tam yargı davasına bakmakla görevli mahkemeler şunlardır:

  • Vergi mahkemesi (İlk derece)
  • İdare mahkemesi (İlk derece)
  • Bölge İdare Mahkemesi (İstinaf)
  • Danıştay (Temyiz mahkemesi ve kimi davalarda ilk derece mahkemesi).

İdare ve tam yargı davaları konusunda istinaf kanun yolu başvurusu Bölge İdare Mahkemesi’ne, temyiz kanun yolu başvurusu da Danıştay’a yapılmaktadır.

İdare hukukunda idarenin genel anlamda 2 tür sorumluluğu vardır. Bunlar:

  • İdarenin özel hukuk ilkeleri doğrultusunda gerçekleştirdiği fiillerden ya da yaptığı sözleşmelerden kaynaklanan özel hukuk sorumluluğudur. İdareye ait aracın trafik kazasına karışması halinde açılacak dava, özel hukuk davası olup böyle bir durumda tam yargı davası açılamaz.
  • İdarenin, idare hukuku ilkeleri bağlamında yapmış olduğu sözleşmeler ve gerçekleştirmiş olduğu her türlü faaliyetten kaynaklanan; kamu hukuku sorumluluğudur. Mesela trafik işaretlerinin yanlış konumlandırılması nedeniyle kaza yapan kişi, idareye karşı tam yargı davası açar.

İdarenin tazmin yükümlülüğü; idare hukukunda hizmet kusuru ve kusursuz sorumluluk ilkelerine dayanır.